ŞEKER KANUNU TASARISINA ÜRETİCİLERDEN BÜYÜK TEPKİ

Şekerin en doğal bitkisi pancar üretiminin Yeni Şeker Kanunu Tasarısı ile engelleneceğini  savunan kooperatifimiz ve çiftçi kuruluşları temsilcileri, Ankara Polatlı ilçesinde geniş katılımlı bir toplantı yaptı.

 TBMM’de, ilgili komisyonda bulunan Yeni Şeker Kanunu Tasarısı, şeker pancarı üreticilerinden büyük tepki alıyor. Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar, ülke genelinde pancar üreticileri olarak kanunun meclisten geçmemesi için mücadele edeceklerini söyledi. Taşpınar, tatlandırıcı kotasının kanun dışında kalmaması halinde şeker fabrikalarının özelleştirilmesinin bir anlamı olmayacağını vurguladı.





TBMM Sanayi Komisyonu’nda bulunan Yeni Şeker Kanunu Tasarısı, şeker pancarı üreticilerinin tepkisini alıyor. Şekerin en doğal bitkisi olan pancarın bu tasarıyla üretiminin engelleneceğini savunan çiftçi kuruluşları temsilcileri Polatlı ilçesinde geniş katılımlı bir toplantı yaptı. Ankara Pancar Ekicileri Kooperatifi ile Polatlı Ziraat Odası’nın ortaklaşa düzenlediği toplantıya çok sayıda çiftçi katıldı. Ankara Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı M. Muhittin Bıyıkoğlu, 2001 yılında sektöre Derviş Kanunu (Dönemin Ekonomi Bakanı Kemal Derviş) olarak çıkarılan yasada mısır nişastasından elde edilen kimyasal reaksiyonlu tatlandırıcılara yüzde 10 kota tanındığını hatırlattı.







‘’Asla şeker değildir’’

İnsan sağlığını tehdit eden tatlandırıcı kotasının yüzde 15’ten yüzde 50’ye kadar artırılma yetkisinin Bakanlar Kurulu’na verildiğini, ancak bu kotanın sürekli azar azar artırıldığını söyleyen Bıyıkoğlu , ‘’Tatlandırıcı kotası arttıkça pancar üretimi düşüyor. Şeker pancarı doğal üretimdir ve insan sağlığına faydalıdır. Nişasta bazlı kimyasal reaksiyon geçiren tatlandırıcılar asla şeker değildir. Bu tatlandırıcılar gelecek nesillerin sağlığını tehdit etmektedir. ABD’de şeker üretim konusunda tatlandırıcı kotası yüzde 2, Almanya’da ise yüzde 1’dir. Türkiye 800’ü aşkın gıda maddesinde ucuz olduğu için tatlandırıcı kullanılmaktadır. Bu ürünlerin yine çoğu çocukların kullandığı ürünlerdir. Tasarıya karşı çıkacağız. Biz ilk kıvılcımı Polatlı’dan başlattık’’ dedi.




Öte yandan, başkent Ankara’nın şeker pancarı üretiminin yüzde 65’ini Polatlı’nın karşıladığını, Haymana ve Temelli Bölgeleri de dahil edildiğinde bu oranın Ankara’daki toplam pancar üretiminin yüzde 85’ine tekabül ettiğini söyleyen Bıyıkoğlu, Ankara Şeker Fabrikasının Polatlı’ya taşınması gerektiğini belirtti. Bıyıkoğlu, ‘’Biz fabrikaya talibiz. Bize sadece kotasını versinler yeter’’ dedi.



ABD’deki uygulamalar

Pankobirlik Genel Müdürü Taner Taşpınar da şeker pancarını stratejik bir ürün olduğunu söyledi. Pancar bulunmamış olsaydı, icat edilmesi gereken bir ürün olacağını söyleyen Taşpınar, AB ülkeleri içerisinde Almanya, Fransa, Hollanda ve İngiltere’nin en büyük pancar üreticileri olduğunu söyledi. ABD ve AB ülkelerinde şeker pancarı üretiminin kooperatiflere devredildiğini belirten Taşpınar, Türkiye’de de benzer bir uygulamanın yapılması gerektiğini kaydetti. Taşpınar bunun için tatlandırıcı kotası ve üretiminin Şeker Kanunu dışında tutulması gerektiğini, aksi halde fabrikaların özelleştirmenin bir anlamı olmayacağını açıkladı. Taşpınar, ‘’Şeker Kanunu’nun mevcut şekliyle geçmemesi için bütün Türkiye’de toplantılar düzenleyerek tepkilerini dile getireceklerini, ilk olarak Polatlı’dan başladıklarını vurguladı.


‘’KDV kaldırılmalı’’

Polatlı Ziraat Odası Başkanı Zekai Köseoğlu ise tarımın vazgeçilemez olduğunu söyledi. Türkiye nüfusunun her geçen yıl bir milyonun üzerinde arttığını ve tarımın gelecekte stratejik bir alan olacağını kaydeden Köseoğlu, aksi halde köylünün köylerde durmayacağını ve şehre göç edeceğini vurguladı. Zekai Köseoğlu, Polatlı İlçesinin Ankara’nın en büyük ve en önemli tarım havzası olduğunu belirterek, ‘’Polatlı iki milyon insanın buğday ve pancar ihtiyacını karşılıyor. 20 milyon insanın soğan, 3 milyon insan beyaz et, 300 bin insanın kırmızı et ihtiyacını karşılıyor. Gübrede KDV nasıl kaldırıldıysa, tarımsal amaçlı elektrikte de KDV kaldırılmalı veya düşürülmelidir’’ dedi.